Kentsel Mekân ve Kamusal Yaşam Arasındaki Etkileşimin Jan Gehl’in Yöntemi ile Değerlendirilmesi: Koşuyolu Yaşam Parkı
Makbule Aydınsoy1 , Arbil Ötkünç2
1Y. Mimar
2MSGSÜ Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü, İstanbul
Mimar.ist Dergi 2021; 21(71): 81-89
İstanbul'da kentsel açık alanların sayısı azalırken, bu alanlara olan ihtiyacımız artıyor. Bu nedenle dikkatimizi binalardan kent merkezindeki az sayıdaki boşluğa ve yürüyerek ulaşılabilen, aktif olarak kullanılabilen yeşil alanlara yöneltmek gerekiyor. İnsan ölçeğini ve kamusal yaşamı önemseyen kentler kurmak için konut alanlarındaki gündelik yaşam kalitesinin sistematik olarak araştırılması önemli hale gelmiştir. Jacobs, Gehl, Whyte ve diğerleri 1960'larda kamusal yaşam-kentsel alan çalışmalarına öncülük etmişlerdir. Araştırmaların temel amaçları, mimari araçlar kullanarak kamusal yaşamı temsil edilebilir hale getirmek, yapılı çevre hakkında bilgi edinmek ve bunun insan davranışları ile ilişkisini ve insanların kamusal alanları nasıl kullandığını ortaya koymaktır. Bu amaçlar doğrultusunda, 1950'li yıllarda İstanbul Koşuyolu'nda bahçeli bir konut yerleşimi olarak planlanan Yaşam Parkı araştırma alanı olarak incelenmiştir. Gehl, çalışma yöntemini belirlerken haritalama, fotoğraflama, gözlem notları alma gibi sistematik ve özgün araç ve yöntemleriyle diğer araştırmacılardan ayrılır. Gözlem alanı için sıralı kesitler gibi başka özel mimari araçlar da kullanılmıştır. Mekan-yaşam etkileşimi için önemli faktörler, kamusal yaşamı etkileyen fiziksel/mekansal özellikler ve geçirgen kenarlar, katı sınırlar, görüş hatları vb. kavramlar değerlendirilmiştir. Son olarak, Koşuyolu konut yerleşiminde kamusal yaşam kalitesini artırmak için tasarım önerilerinden bahsedilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Kentsel mekanlar; kamusal yaşam; insan davranışı
Evaluation of Interaction between Urban Open Space and Public Life with Jan Gehl’s Method: Koşuyolu Yaşam Park (Istanbul)
Makbule Aydınsoy 1
, Arbil Ötkünç 2
1M. Architect
2MSGSU Faculty of Architecture, Department of Architecture, Istanbul
Mimar.ist Dergi 2021; 21(71): 81-89
While the number of urban open spaces in Istanbul is decreasing, our need for them is increasing. For this reason, it is necessary to divert our attention from the buildings to the few spaces in the city center and green areas that can be reached by foot and can be used actively. To establish cities which care about human scale and public life, systematically investigating the quality of everyday life in housing areas has become important. Jacobs, Gehl, Whyte et al. pioneered the studies of public life-urban space in 1960s. The main purposes of the research are making public life representable by using architectural tools, getting information about built environment, and its relationship with human behaviors and how people use public spaces. In accordance with these aims, Yaşam Park which was planned in 1950s as a garden residential settlement in Koşuyolu-İstanbul, has been investigated as the research area. While determining the study method, Gehl differs from other researchers with his systematical and original tools and methods like mapping, photography, taking observation notes etc. Other specific architectural tools have also been used for the observation area, such as sequential sections. Important factors for space-life interaction, physical/spatial features affect public life and concepts like permeable edges, solid boundaries, sightlines etc. have been evaluated. Finally, design suggestions are mentioned to increase the quality of public life in Koşuyolu residential settlement.